Türkiye’nin Dijital Portresi: We Are Social 2025 Verileriyle Derin Bir Bakış

We Are Social 2025 raporu, Türkiye’nin dijital ekosistemine dair sadece sayısal bir analiz sunmuyor; aynı zamanda kullanıcı davranışlarını, cihaz tercihlerini ve sosyal medya eğilimlerini detaylı biçimde tanımlıyor. Dijital pazarlama için de kıymetli veriler sunan bu raporda dikkat çeken başlıklar bulunuyor. 

Nüfus ve Demografik Yapı

  • Türkiye nüfusu 87,6 milyon seviyesinde.
  • Ortalama yaş: 33,5.
  • En büyük yaş grubu: 25–29 yaş arası, yaklaşık 6,9 milyon birey. Bunun ardından en yoğun grubu 10–14 yaş oluşturuyor.

Bu veriler, Türkiye’nin genç ve dijitale entegre bir nüfus yapısına sahip olduğunu gösteriyor.

Cihaz Kullanımı ve İnternet Erişimi

16 yaş üstü nüfusta:

  • %97,6’sı cep telefonu kullanıyor. Akıllı telefon kullanan kişi oranı da aynı orandadır.
  • %62,8 bilgisayar, %55,3 akıllı TV, %43,5 tablet kullanımı mevcut.

İnternete erişim oranlarına bakıldığında kişilerin %98,8’i cep telefonundan internete erişim sağlıyor. Veriler incelenirken bu kişilerin %96’sının sosyal medya kullandığı da göze çarpıyor. 

Günlük İnternet Kullanımı Ortalama

Cihazlara göre kullanım süresi şöyle:

  • Toplam: 7 saat 13 dakika günlük internet kullanımı,
  • Cep telefonu: ortalama 4 saat 4 dakikalık kullanım,
  • Televizyon (smart TV) ile internet 3 saat 33 dakika kullanılıyor.

Bu veriler, mobilin dijitalin merkezinde yer aldığını açıkça ortaya koyuyor.

İnterneti Kullanma Amaçları

16 yaş üstü kullanıcıların interneti kullanım motivasyonları:

  • %76,2 bilgi edinmek,
  • %67,7 “nasıl yapılır” sorguları,
  • %67,3 haber/etkinlik takibi,
  • %59,5 marka/ürün araştırması,
  • %57,4 film veya video izlemek.

Bu sıralama, kullanıcıların interneti hem yaşamı kolaylaştırmak hem de bilgi edinmek amacıyla aktif olarak kullandığını gösteriyor. Marka ürün araştırmasının da ciddi bir orana sahip olması bir kez daha dijital pazarlamanın önemini gözler önüne seriyor.

Tarayıcı ve Platform Tercihleri

Kullanıcıların internet kullanırken tercih ettiği platformlar da dikkat çekiyor. En çok tercih edilen tarayıcı: Chrome, ardından Safari oluyor.

  • Kullanıcıların ziyaret ettiği uygulamalar/web siteleri:
    • Sosyal ağlar: %97,8
    • Mesajlaşma/chat: %97,2
    • Portallar/Haber: %93
    • E‑posta: %90,2
    • Online alışveriş: %62,4
    • Yemek siparişi: %58,2
    • Eğlence içerikleri: %46,4

Bu da dijital tüketimin görsel ve sosyal kanallarda yoğunlaştığını gösteriyor.

Sosyal Medya Kullanımı ve Demografi

Rapora göre:

  • Aktif sosyal medya kullanıcı sayısı: 58,5 milyon (%66,7 oranında).
  • 18 yaş üzeri kullanıcı sayısı: 55,9 milyon → bu grup içinde %85,5’lik yaygınlık söz konusu.
  • Cinsiyet dağılımı: %46,6 kadın, %53,4 erkek.

Platform bazında cinsiyet dağılımı farklılık gösterse de, genel eğilim erkeklerin sosyal medyada biraz daha aktif olduğunu ortaya koyuyor.

Dijital Ekosistemde Finansal Erişim ve Davranışlar

We Are Social 2025 verileri, Türkiye’de dijitalleşmenin yalnızca içerik tüketimi ya da sosyal medya kullanımıyla sınırlı olmadığını, aynı zamanda finansal erişim ve ödeme alışkanlıklarında da ciddi bir dijital dönüşüm yaşandığını ortaya koyuyor. 15 yaş ve üzeri bireylerin %73.4’ü bir finansal kuruluşa ait hesabı aktif olarak kullanırken, bu oranın erkeklerde %84.7 gibi yüksek bir seviyeye ulaştığı görülüyor. Bu durum, dijital bankacılık ve online finansal hizmetlere entegrasyon açısından büyük bir potansiyel sunuyor.

Benzer şekilde, bireylerin %61.7’si son bir yıl içerisinde en az bir dijital ödeme gerçekleştirmiş durumda. Mobil ödeme ve fatura ödeme alışkanlıklarında da kayda değer bir artış göze çarpıyor. Özellikle erkek kullanıcılar arasında internet üzerinden para gönderme (%45.8) ve fatura ödeme (%56.0) oranları dikkat çekici seviyelere ulaşmış durumda. Bu veriler, markaların sadece dijital varlıklarını artırmakla kalmayıp aynı zamanda kullanıcıların finansal dijitalleşme eğilimlerine uygun çözümler sunmaları gerektiğini gösteriyor.

Türkiye’de Online Alışveriş Davranışları ve E-Ticaret Eğilimleri

Türkiye’deki internet kullanıcılarının %61’i her hafta online alışveriş yapıyor. Bu oran, dijital ticaretin artık geleneksel alışveriş alışkanlıklarının önüne geçtiğini açıkça gösteriyor. Kullanıcıların %37.4’ü market alışverişini dahi internet üzerinden yaparken, %40.6’sı fiyat karşılaştırma araçlarını aktif olarak kullanıyor. Bu durum, markaların sadece çevrimiçi varlık göstermesinin yeterli olmadığını; rekabetçi fiyatlandırma, kullanıcı dostu deneyim ve görünürlük açısından stratejik optimizasyonlar yapmaları gerektiğini ortaya koyuyor.

İkinci el alışverişin bile dijital ortama taşındığı bir ortamda (%9.6), kullanıcıların güvenli, şeffaf ve kolay erişilebilir platformlara olan ihtiyacı artıyor. Dahası, “şimdi al, sonra öde” gibi alternatif ödeme modelleri, %8.5’lik oranla henüz tam yaygınlaşmamış olsa da dikkat çekici bir eğilim olarak yükseliyor. Tüm bu veriler ışığında e-ticaret markaları, kullanıcıların hem güven hem hız beklentilerine yanıt veren, çok kanallı ve veri odaklı yaklaşımlar geliştirmeli.

Genel Değerlendirme ve Stratejik Öneriler

Veriler incelendiğinde dijital pazarlama kavramının önemi bir kez daha ortaya çıkarken, bazı stratejik öneriler de gün yüzüne çıkıyor. 

  1. Mobil Öncelik Şart: Dijitalin kalbi cep telefonlarında atıyor. Bu nedenle markaların mobil uyumlu içerik ve reklam stratejileri olması büyük bir avantaja dönüşebilir. Haftalık olarak internet kullanıcılarının %61’i çevrimiçi alışveriş yapıyor. Bu da gösteriyor ki mobil uyumlu e-ticaret altyapısı, hızlı açılan sayfalar, mobil ödeme kolaylığı ve kullanıcı deneyimini optimize eden arayüzler markaların başarı şansını doğrudan etkiliyor.
  2. Video ve Görsel Odaklı İçerik: Günde 7 saat internet, sosyal medya ve video tüketimi dijital içerikler için büyük fırsat sunuyor.
  3. Bilgiye Dayalı İçerik Stratejisi: “Nasıl yapılır?” içerikleri, marka araştırmaları, güncel analizler ve eğitici içerikler üzerine odaklanmak kullanıcıların temel motivasyonlarını hedefliyor. Ayrıca bilgilendirici ve dönüşüme yönelik içerikler satın alma kararlarını etkiliyor. Kullanıcıların %76.2’si interneti bilgi bulmak için, %59.5’i ise ürün ve markaları araştırmak için kullanıyor. Bu durum, e-ticaret markalarının sadece ürün listelemesiyle yetinmemesi gerektiğini; blog içerikleri, nasıl kullanılır videoları, kullanıcı yorumları ve karşılaştırmalı içerikler gibi satın alma sürecini destekleyen bilgi odaklı stratejilere yatırım yapması gerektiğini ortaya koyuyor.
  4. Sosyal Medya Yönetimi ve Rekabet Avantajı: 58,5 milyon kullanıcıya erişim; düzenli, kapsayıcı ve veri odaklı bir sosyal medya stratejisi Türkiye’de dijital görünürlük için kritikleşiyor.
  5. Dönüşümlük ve İnteraktif İçerikler: Portallar, e‑posta, alışveriş ve yemek gibi alanlarda dijital hayat aktif olduğundan, kullanıcıların bu alanlara yönlendirilmesi için rich content (ürün hikayesi, tarif videoları, vs.) kullanılabilir.

We Are Social 2025 raporu, Türkiye’nin dijitalleşmede hem niceliksel hem niteliksel olarak ilerlediğini ortaya koyuyor. Mobil, genç nüfus ve sosyal medya kullanımındaki yükseliş, dijitale yatırım yapan birey ve kurumlar için büyük fırsatlar sunuyor. 

Cevap Bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir